Yeşil devrim makineleri

Türkiye'nin yeni yeşil hastanelerininden birinini maketi.

Elektrik elde ederken ısı ve soğutmayı da sağlayan kojenerasyon ve trijenerasyon teknolojisi, enerjide verim ve tasarrufu en üst seviyeye taşıyor. Enerjiye 60 milyar dolar harcayan Türkiye’de fabrikalardan sonra hastane, AVM’ ve otellerinde sisteme ilgisi artıyor. Sistemlerin toplukonut projelerinde kullanılması için teşviklere ihtiyaç var.






Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ekim ayında Samsun’da “yeşil hastaneler” projesinibaşlattı. Projenin hedefi, fosil yakıt kullanmayan, kendi elektriğini üreten, yenilenebilir enerji kullanan “yeşil hastanelerin” sayısını artırmak. Bu amaçla kapasitesi 250 yatağın üzerindeki hastanelere doğalgazdan ısıtma-soğutma ve elektrik üretimi yapılması yönünde dönüşüm zorunlu hale getirildi. Müezzinoğlu,“Projeyle hastanelerdeen az yüzde 30'a varan enerji tasarrufu sağlamasını hedefliyoruz” diyor.

Yüksek Verimli Kojenerasyon sistemi – 500 kW. 
Enerji Bakanlığı, Türkiye’nin 60 milyar doları aşan enerji faturasında 2023 yılına kadar yüzde 20 tasarruf amaçlıyor. Bu hedefi tutturmak için kamu kuruluşları da enerji tasarrufu için projeler üretiyor. Sağlık Bakanlığı,“yeşil hastane” projesinde başarılı olursa sağlık alanında en büyük enerji verimliliği dönüşümünü gerçekleştirmiş olacak. Ama bu,bir ilk olmayacak.Çünkü Müezzinoğlu’nun projeyi açıkladığı Samsun’daki Medicana Hastanesi, yaklaşık bir yıldır zaten “yeşil hastane”. 220 yataklı Medicana Samsun Hastanesi, yaklaşık 1,5 milyon TL yatırımla geçen yıl bir kojenerasyon tesisi kurmuştu. Hastanenin teknik müdürü Melih Onur Şahin bu tesis sayesinde enerji masraflarının her ay 55 bin lira azaldığını söylüyor. Acıbadem Hastaneleri de kojenerasyon ve trijenerasyon sistemleri sayesinde enerji faturasında yüzde 40’lara varan tasarruf sağlıyor.
Kojenerasyon, elektrik ve ısının beraber üretimine deniyor. Trijenerasyonda ise bu ikilinin yanına soğutma da ekleniyor. Türkiye kojenerasyon ve trijenerasyon sistemleri ile 20 yıl önce doğalgazın elektrik üretiminde kullanılmaya başlamasıyla tanıştı. Elektrik üretimi sırasında açığa çıkan ısının buhar yoluyla ısıtma sistemlerine aktarılmasının sağladığı enerji tasarrufu çabuk benimsendi. Önce şeker fabrikaları, daha sonra tekstil, boya ve diğerleri birer birer kojenerasyon tesislerini kurmaya başladılar. Devletin üretilen elektriğin ihtiyaç fazlasını satın almaya başlaması, sistemi daha da cazip hale getirdi. Devlet, yasal düzenlemeyle bu tesislere ‘otoprodüktör’ adını verdi ve üretim kapasitesinin yüzde 40’ına kadarını satın almayı kabul etti.


Pazar genişledikçe Türk mühendislik firmaları kendi sistemlerini geliştirmeye başladı. Sadece doğalgaz değil, kömür ve fueloil kullanan kojenerasyon sistemleri Türk mühendisleri tarafından geliştirildi. Soğutmayı içeren trijenerasyon sistemleri, hastanelerin, AVM’lerin ve büyük turizm tesislerinin de dikkatini çekmeyi başardı. Doğalgaz, kömür ve fueloilkojenerasyon sitemleri üreticisi Sistem Isı’dan Egemen Gökaslan, “Satış departmanımız siparişlere yetişemiyor” diyerek talebin yoğunluğundan memnuniyetini dile getiriyor.
Türkiye Kojenerasyon ve Temiz Enerji Teknolojileri Derneği’nin (TURKOTED) verdiği rakamlara göre halen Türkiye’de 262 tesiste toplam 7120 MW kapasitesinde yüksek verimli kojenerasyon teknolojisi bulunuyor. TÜRKOTED Başkanı Özkan Ağış, “Türkiye’deyüksek verimli kojenerasyon tesisleri her yıl beş milyar metreküp doğal gaz tasarrufu sağlıyor” diyor. Bu miktar Türkiye’nin yıllık 45 milyar metreküplük doğalgaz ithalatının dokuzda birine eşit. Başka deyişle kojenerasyon sistemleri yılda en az iki milyar dolar tasarruf getiriyor.


Sektör oyuncularına göre kojenerasyon ve trijenerasyon ile sağlanan tasarrufu daha da artırmak mümkün. Alman 2G Kojenerasyon firmasının Türkiye Genel Müdürü Cihan Yayla, bir sonraki adımda konutlarda kojenerasyon sistemlerinin yaygınlaştırılması gerektiğini savunuyor. Esenyurt’ta180 MW bir doğalgaz kojenerasyon tesisi bulunan Doğa Enerji, yaklaşık 10 yıldır Esenkent’teki 10 bin konut ile bölgedeki hastane ve okulların ısınması sağlıyor. Örneklerin artırılmasıyla Türkiye’de her bir konut elektrik tüketiciliğinden üreticiliğine geçebilir.Ancak kojenerasyon sistemlerinin kurulabilmesi için konut projelerinin merkezi ısıtma sistemlerine sahip olması gerekiyor. Geçen yıl çıkartılan Enerji Verimliliği Kanunu ile 2000 metrekareden büyük konut projelerinde merkezi sistem zorunlu hale getirildi. Türkiye’de ortalama dairelerin 100-150 metrekare olduğunu düşünülürse 15-20 daireden büyük bütün konut projelerinin merkezi sisteme geçmesi gerekiyor. Cihan Yayla, müteahhitlerin “daha fazla masraf yapmadan yüksek fiyatla konut satabildiğine” dikkat çekerek merkezi sistem şartının kojenerasyon sistemlerine yöneltmeyeceğini savunuyor. Yayla’ya göre, konut tüketiminde enerji tasarrufu sağlanması için merkezi sistemlerin değil,kojenerasyon sistemlerinin zorunlu hale getirilmesi gerekiyor. Enerji Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de enerjinin üçte biri konutlarda tüketiliyor. Sonuçta kojenerasyon sistemleri, konutları da kapsayacak şekilde yaygınlaşırsa, Enerji Bakanlığı’nın 2023 tasarruf hedefini sadece bu yöntemle yakalaması içten bile değil.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Geleceğin ulaşım araçları

Türkiye’nin ilk inovasyon okulu

Cristiano Ronaldo