Doğaya kamufle otomobiller geliyor

Los Angeles Otomobil Fuarı, Kasım ayında küresel otomotiv üreticilerinin 25 yeni modelinin dünya lansmanına sahne oldu. Fuarda aynı zamanda hayal gücünü zorlayan füturistik çizgilere sahip konsept araçlar da tanıtıldı. Fuar yönetiminin açtığı “Biomimicry&Mobility 2025” tasarım yarışmasına sunulan “doğayı taklit eden araç tasarımları” henüz çizim de olsa büyük hayranlık uyandırdı. Çoğu böcek ve hayvanların hareket kabiliyetlerinden esinlenen araçlar, gelecekte şehirlerin trafik, yol güvenliği ve sürdürülebilirlik sorunlarına çare olabilir. İşte bunlardan bazıları…

1- Çinli otomotiv üreticisi SaicMotors,yarışmaya sürücüsüztaksi konsepti “Mobilant” ile katıldı. Karıncadan ilham alan Mobiliant, biyoyakıt kullanıyor. Karıncanın vücut hatlarına sahipMobiliant’ınher bir tekerleğine doğrudan güç sağlayan dört motoru var. Ama aracın en önemli özelliği, havadaki karbondioksiti alıp gübreye çevirmesi: Bu gübre eko-binalarda biyoyakıt üretiminde kullanılıyor ve tekrar Mobilant’a dönerek sürdürülebilir bir eko sistem yaratıyor. 

2- İsrail-Çin girişimi olan Qoros otomobilleri, yarışmaya bir ‘ipekböceği’ ile katıldı. Qoros SRV, şirketin merkezi Şanghay’ın 2025’te nüfusunun 30 milyonu, yollarındaki araç sayısının ise 8 milyonu bulacağından hareketle, küçük, ucuz ve kendi enerjisini kendisi üreten bir robot araç olarak düşünülmüş. SRV iki kişi kapasiteli. Aracın bütünü 3D yazıcıda imal edilmiş: Buna çok hızlı dolan pilli dahil. Ama tasarımın en dikkat çekici yanı diğer SRV’lerle etkileşime girmesi: Trafik sıkışıklığında ipekböceklerinin boğumları gibi bir araya gelebiliyor, birbirlerini şarj ediyor ve yazılımlarını güncelliyorlar. SRV’lerömürlerini tamamladığında ipekböceği kozalarına benzeyen cihazlarda yeniden 3D yazıcılarda kullanılabilecek malzemelere dönüştürülebilecek. (

3- Toyota’nın sürücüsüz aracı e-Gruskonsepti ise göçmen turna kuşlarından esinlenmiş. Los Angeles’ta, 230 bin kişinin her gün işe gitmek için ortalama 320 km yol kat ettiğinden hareketle tasarlanan e-Grus, uzun yolda turnalar gibi yataylaşıp hız kazanıyor. Şehir içinde ise yer kazanmak için Uzakdoğu’da yaygın motorsuz çek-çeklergibi yükselip daralıyor. 

4- BMW tasarımcılar, Los Angeles’a su altında ‘uskumru sürüsü’ çözümü getirdi. Onlara göre uskumru sürüleri gibi uyumlu ve güvenli hareket edebilen, suyun altında kendi elektriğini üretebilen robot denizaltılar üretmek mümkün. Bakterileri kimyasal reaksiyona sokarak hidrojen yakıt üreten bu denizaltıların ‘yüzgeçleri’ ani manevralara olanak sağlıyor. BMW tasarımcılarının aklında Los Angeles nehrini su otobanı olarak kullanmak var. Ama her yıl daha az yağış alan nehirde yakında kayık kullanmak bile mümkün olmayabilir. 

5- Çinli otomobil üreticisi Changfeng, geleceğin başlıca probleminin, trafik, kirlilik ve küresel ısınma olduğu düşüncesiyle, “bambu kadar hafif, çekirge kadar çevik” bir otomobil tasarladı. “LaBrea” tasarımıYüzde 100 dönüşebilir biyo-fiber gövde çekirge gibi içe yaylandıktan sonra ileri hareket ediyor. Araç trafik sıkışılığındave dar otoparklarda gövdesiküçülterek yer kazanabiliyor. (

6- Japon otomobil üreticisi Subaru, yarışmaya bir robotla katıldı. Kanguruların sıçramasından ilham alan konsept tasarımı Suba-Roos, zıplarken kinetik enerji depoluyor ve bunu bir sonraki hareketinde kullanıyor. Hatta kullanmadığını şehir şebekesine aktarabiliyor. Gece elbise dolabına kaldıralabilecek şekilde katlanabilen araçta çarpışmayı önleyecek bütün sistemler var.

7- Çinli otomobil üreticisi JAC’ınbal arılarının yaşam döngüsünde esinlendiği konsepti “HEFEI” hem bir otomobil hem de bir rüzgâr türbini. 2+1 kişilik sürücüsüz otomobilin pili yok, CO2 salımı sıfır. Motoru çalıştıran elektrik, aracın önündeki geniş hazneden giren rüzgârdan elde ediliyor. Ortak kullanımlı HEFEI park halindeyken rüzgârdan elektrik üretip şehir şebekesine aktarıyor.